Dün TED Ankara Koleji lise son sınıf öğrencilerinin eşiğinde oldukları büyük dönemeçte,

dışbükey ayna olabilsin diye, bir grup eski mezunla buluşması vardı:

http://www.tedankara.k12.tr/haberler2/GOSTER.ASP?DOSYA=ogrenci/429

(peki; öğrenmekte olanlar??)

Sevgili kızım Ece ve sevgili Reyyan Ayfer ile Kolej'e varmış, coşkuyla süslenmiş kalabalık salona girmiştik.

Karşımda mezuniyet yıllığındaki sayfam duruyordu:

Dönem arkadaşlarımdan sevgili Kürşat Aydoğan "İşletme", sevgili Emel Cabı Ünal da "Çocuk Onkolojisi" hakkında sohbet ederken, ben de  bir Düşbükey Ayna olarak dönemece yaklaşmışlara, dönemecin öteki tarafında elbette bir "Ortodontist" de olabileceklerini, ama meslekleri ne olursa olsun, bu tek kullanımlık yaşamlarını "önemden yanına yaklaşılmayan düzgün bir başkası"nın bedeninde değil -

eğri de olsa, bir el uzatışta dokunulabilen kendi bedenlerinde, ta kendi ruhlarıyla,

üreterek, paylaşarak, huzur verip, bundan huzur duyarak yaşamalarını söylüyordum.

Ardından okul müzesini ziyaret etmiştik.

Bu sabah TED Ankara Koleji'nin sayfasında "BULUŞMA 2009"un yazısı ve fotoğrafları yer almaktaydı

ve Sınav Viyadükü'nde, keskin son dönemece 1 kilometre daha yaklaşılmıştı...

düş hekimi yalçın ergir    http://www.ergir.com