Her şey, yolda O'nu görünce başlamıştı;

yolda uçarak yürürken arkamdan seslenmişti:

 

- Amanin; yavreeem; Allah ne muradın varsa versin...

 

Geriye döndüm; elimdeki kesekağıdında kuruyemiş vardı, açık avucuna boşalttım.

 

Eminim son dört senedir kimse avucuna azıcık badem, biraz da leblebi bırakmamıştı.

 

Ertesi gün yine aklımın arka sokaklarında yine uçarak yürüyordum;

bu sefer de ötedeki kaldırımda, Öteki'ni gördüm.

 

Dayanamadım;

Kebap 49'a girip, sahibi sevgili Hamza Özbeyoğlu'ndan seyyar POS cihazlarını ödünç aldım.

 

** ** **

 

Oradan ayrılırken bahtiyardım;

ardımda çağdaş, taksiti bol bir işletme bırakmıştım:

http://www.ergir.com/2010/bir_modern_isletme_dersi.htm

 

 

düş hekimi yalçın ergir    http://www.ergir.com

 

PANO'YA DÖNÜŞ