Bu gemi nereye...

 

 

... nereye gider;

 

 kimler iner,

kimler biner bilinmez,

 bilinmez...

 

 

Sırt üstü yatmış, kafan yastığa gömülü

ve o yastık iki kulağına değerken

ve dinleyecek binlerce başka şey varken,

neden Mazhar dinlenir?

 

 

Belki futboldan da, politikadan da fazla anlamıyordur;

belki çabuk kızıyor, belki senin inanmadıklarına inanıyor,

belki doğum günlerini unutuyor, belki randevularına geç kalıyor,

belki ters repo ile entegre devre arasındaki farkı bile bilmiyordur.

 

Ama öğretilmeden biliyorum:

çok özel, çok Mazhar bir adam o,

hem de çook;

 

ama bilinmez,

 

bilinmez...

 

 

Kendimi bildim bileli,

gemime binenleri, inenleri sevdim seveli,

tüm dinlettiklerinden, tüm hissettirdiklerinden ötürü,

sevgi bandıralı kalbim, pupa yelkeni kulaklarım

dili olsa da konuşsa tüm yastıklarım adına,

teşekkür ederim sana....

 

düş hekimi yalçın ergir    http://www.ergir.com

 

PANO'YA DÖNÜŞ