bize her gün 14 şubat

 

 

 

- Şu yazdıklarını şarkılarla birleştirip, bir Müzikli Sunum yapsak; yeni kuşaklara ulaştırsak??

 

- Ama; ben hayatımda müsamereye çıkmadım??

 

- Olsun; rol yapmayacaksın ki??

 

 

Soprano Leyla Çolakoğlu böyle deyince, Ankara Tıp'ta bir sunumumun ardından: "Evet; Sevdik... Müzikli Sunum"unun yollarına düşmüştük. Gerisini bilir sevenler, çok sevdiklerimiz.

 

** ** **

Onca koşturmadan sonra artık "Evet; Sevdik..."  son istasyonuna yaklaşırken yarın da Hacettepe'deyiz.

http://www.ergir.com/2011/hacettepe_universitesinde.htm

 

Ankara hep sevgiliydi,

hep çok sevip, hep çok sevmişti;

Hürriyet Gazetesi'nin Ankara ilavesi de hep sevgiliydi; bugün bu masumiyete yolculuğumuza yine yer vermişti:

 

 

Ama bir gün kala, grip olmak ile olmamak arasında gidip gelirken,

normalde hiç aldırmayacakken,

yarın yatak döşek olmamak aşkına, o kadar büyük bir mücadele veriyorum ki.

 

Konu yakın geçmişin büyülü dünyası olunca da, şifa için her dem canım Barış Manço'nun sözlerine,

aslında anneannelerimizin, süper babaannelerimizin öğütlerine de kulak veriyorum:

(ve "Nane, Limon Kabuğu..."nu da söylediği Japonya konserini izlerken;

onu, bu sıcaklığı, böyle sıcak ruhları nasıl da özlüyorum)

 

http://www.youtube.com/watch?v=l1jLf-oH_FY

 

"Konsantre olmalıyım..." diye bütün huysuzluğumla inime kaçıyorum.

 

Bize her gün 14 Şubat;

bir yandan yarınki dersime çalışıyor,

bir yandan içine nane, limon kabuğu, çörekotu koyduğum evden bırakılmış ıhlamurumu yudumluyor,

portakalı soysam da, baş ucuma koysam da -

gerçekten yarın da sevgi'lilerle mendilsiz bir arada olabilmeyi diliyorum...

 

düş hekimi yalçın ergir   http://www.ergir.com                                         (& sonrası: http://www.ergir.com/2011/hacettepede_foto.htm)