“nasıl olur da filmi çekilmez böyle bir yolculuğun?”
Hopa’dan, İskenderun’a kadar tüm kıyı
şeridimizdekilerden rica:
Sahilde soluk sarı bir banyo ördeği bulursanız,
üzerinde küçücük: “The First Years” yazıyorsa,
bilin ki elinizdeki çoook uzak yoldan gelmiş –
masal bir yolculukla Pasifik Okyanusu’ndan yola çıkan,
Bering Boğazı’ndan Arktik Okyanusu’na geçen,
Kuzey Kutbu’ndan da buzdağlarıyla birlikte,
Atlantik Okyanusu’na varmış ördeklerden birisidir
ve
bilim adına paha biçilmez katkınız için:
http://beachcombersalert.org/RubberDuckies.html
adresinden
Oşinograf Prof. Dr. Curtis Ebbesmeyer’e bildirilmelidir.
düş hekimi yalçın ergir -
http://www.ergir.com
**
** **
ÖRDEKLER FİRARDA
Bir Okyanus Masalı
Bir
varmış, bir yokmuş; Dünya denen mavi bir gezegen,
o
gezegende de büyük, çok büyük bir okyanus varmış.
Pasifik isimli bu okyanusta ancak dev dalgalara
dayanıklı gemiler bir kıtadan ötekine yolculuk
yapabilirmiş.
Dünya
tarihiyle 10 Ocak 1992’de Hong Kong’dan, A.B.D.’nin batı
kıyısındaki Tacoma limanına doğru dev bir konteyner
gemisi yola çıkmış.
Koca
gemi, Kuzey Pasifik Okyanusu’nun ortalarındaki
Uluslararası Tarih Değiştirme Çizgisi (180. meridyen)
yakınlarına geldiğinde, muazzam bir fırtınaya
yakalanmış. Gemi, kibrit kutusu gibi dev dalgalarda bir
yükselir, bir sulara gömülürken, konteynerleri taşıyan
bağlantılardan bazıları kopmuş ve on iki konteyner
gemiden Pasifik’in azgın dalgalarına yuvarlanmış.
Düşünce kapağı parçalanan bir konteynerden denize, çoğu
sarı ördek olan, mavi kaplumbağa, yeşil kurbağa, kırmızı
kunduz - 28800 adet plastik banyo oyuncağı azgın sulara
karışmış.
Amerikan “The First Years” şirketinin Çin’de yaptırdığı
bu banyo oyuncaklarının kartondan ambalajları suya
dayanamayınca sarı ördekler kendilerini Dünya’nın en
büyük banyo küvetinde buluvermiş.
Ve
15-20 metrelik dev dalgalarda, 10-12 bofor rüzgar
kuvvetlerinde,
küçük
ördeklerin inanılmaz yolculuğu başlamış.
Büyük Pasifik Çöp Bölgesi’nde
Pasifik Okyanusu’nun kuzeyinde, Asya ile Amerika
arasında Büyük Pasifik Girdabı varmış. Bu girdapta
Türkiye’nin yüzölçümünden bile büyük, yüz milyon tondan
fazla çöpün yüzdüğü iki Büyük Pasifik Çöp Bölgesi
varmış. Birleşmiş Milletler Çevre Programı’na göre,
buradaki plastik atıklar yılda bir milyondan fazla deniz
kuşunun ve yüz bin kadar deniz memelisinin ölümüne neden
oluyormuş. Beslenme zincirimizin ilk halkası da bazen
karınları bu plastiklerle dolu canlılarla başlıyormuş.
Sarı
ördekler kendilerini çöplerle ve neustonlarla birlikte
saat yönünde dönerek, bir Japonya kıyılarına - bir
Amerika kıyılarına gider gelirken bulmuşlar. Bu
girdaptan elli sene zor kurtulacaklarken, içlerinden
19000 civarında oyuncak güneye sürüklenmiş. Ekvatoru
geçen bu sarı ördekler Endonezya, Avustralya, Yeni
Zelanda hatta Güney Amerika’nın batı kıyılarına
ulaşmışlar.
Bir
kısmı da 6 senede 1 tur tamamlayarak, Japonya Amerika
arasında yıllarca dönüp duracakları Subtropikal Büyük
Pasifik Girdabı’nda yüzmeye başlamışlar. 16 Kasım
1992’de Sitka / Alaska kıyılarına ulaştıklarında artık
bilim dünyası, okyanus akıntıları ve tüm gezegenin iklim
bilgisi hakkında “Sarı Ördekler”den çok şeyler öğrenmeye
başlıyor – veriler başta Curtis Ebbesmeyer ve James
Ingraham olmak üzere titizlikle değerlendiriliyormuş.
Okyanus Yüzeyi Akıntı Simülasyonları, NASA’nın uydu
görüntüleri kadar, sarı banyo ördeklerinin verileriyle
de şekilleniyormuş.
Derken önce gemiden, sonra konteynerden, ardından da
ambalajlarından firar edebilmiş sarı kafalar bu büyük
girdaptan da firar edebilmeyi başarmışlar.
Kendilerini Sibirya – Alaska arasındaki saatin tersi
yönünde dönen 3 senede 1 tur tamamlanabilen Kutup-altı
Girdabı’nda bulmuşlar.
Bering Boğazı’ndan Arktik Okyanusu’na ve Kuzey Kutbu
Ördekler 1998’e kadar girdapta Alaska’dan Japonya’ya
gidip gelirlerken buradan da firar edip Kuzey Kutbu’na
yönlenmişler. Bering Boğazı’nı geçerek büyük kısmı buz
tutmuş Kuzey Buz Denizi’ne (Arktik Okyanusu’na)
açılmışlar.
Buzulların arasında iki yıl sürecek amansız bir yolculuk
başlamış. Kutup Ayıları’nın önünden buz kesmiş olarak
geçmişler.
Sarı
Ördekler yavaş yavaş yol almaya devam ederlerken kimisi
dev buz kitlelerinin altında kalmış, kimisi de
buzdağlarının bir parçası haline gelmiş.
Ama
firari banyo ördekleri Arktik Okyanusu’nu da geçmişler,
Kuzey Kutbu’nun, Dünya’nın öteki tarafındaki bir başka
dev banyo küvetine açılabilmişler.
Atlantik Okyanusu
Ve
2000 senesinde kendilerini buzdan, güneşten, tuzdan
solmuş renkleriyle masmavi bir başka okyanusun koynunda
bulmuşlar: Atlantik Okyanusu.
Bu
arada Pasifik Okyanusu’nda kalanlar büyük girdapta
üçüncü turlarına başlıyorlarmış.
Kuzey
Atlantik’ten kopmuş buzdağlarıyla birlikte güneye
yüzerlerken, 15 Nisan 1912’de New Foundland ve Labrador
yakınlarında bir buzdağına çarparak batan Titanic’in de
tam üzerinden geçmişler.
3
senelik bir yolculuktan sonra da Christopher Columbus’un
gemileri gibi okyanusun batısına - A.B.D.’nin doğu
sahillerine varmışlar.
2003
senesinde, üzerinde sihirli “The First Years” yazan bir
yeşil kurbağa da binlerce kilometrelik yolcuğundan
sonra, okyanusun doğusunda, İskoçya’nın kuzeybatı
kıyılarına varmış. Ne yazık ki oyuncağı bulan avukat
Sonali Naik ne bulduğunun farkında olmadan oyuncağı
sahilde bırakmış.
Bu
arada 2004 senesinde Pasifik’te, Kutup-altı girdabında
dönüp duran ördekler beşinci defa Alaska Sitka
sahillerine uğramışlar.
1992’de Çin’e “Friendly Floatees” ismiyle sipariş
verdiği banyo oyuncakları, gemiden Pasifik Okyanusu
sularına düşen Amerikan “The First Years” şirketi,
sahilde bulunmuş ördekleri kendilerine getireceklere
para ödülü vaat ederken sarı kafalar hisse senetlerinden
nasıl daha değerli bir hale geldiklerinden habersiz,
mavi gezegen sularında efsane yolculuklarına devam
ediyorlarmış.
2007
senesine gelindiğinde, Daily Mail’in haberinde emekli
öğretmen Penny Harris’in İngiltere’nin güneybatı
sahillerinde 15 senedir okyanus - okyanus dolaşmış bir
banyo ördeği bulduğu yazılsa da, bunun orijinal firari
“Friendly Floatees” olmadığı iddia ediliyormuş.
2012’de Dünya Sularında Sarı Banyo Ördekleri
Şu anda Dünya sularında binlerce sarı banyo ördeği
yüzmekte.
Kimi sarı ördek, hala Pasifik girdaplarında dönüp
dururken,
bazen bir albatrosa yem olup, albatros ölüp çürüdüğünde
yeniden sulara dönerken -
kimisi de Kuzey Kutbu’nda, Kuzey Buz Denizi’nin içinde
bir buzulun, bir doğal dondurucunun içinde, çözülüp mavi
sularla bir başka dev küvete gidebilmeyi bekliyor.
Bilim adamları & çevreciler, koleksiyonerler, plaj
tarayıcıları hep onların peşinde. Üzerlerinde
taşıdıkları mikroskobik eklentiler bilimsel olarak paha
biçilmez değerde. Curtis Ebbesmeyer ve Eric
Scigliano’nun yazdıkları 2009 Mart’ında yayınlanan:
“Flotsametrics and The Floating World” kitabı, okyanus
biliminde devrim yapan sarı ördek kapaklı bir bilimsel
başyapıt.
Moby Dick, Moby Duck
ve Beyaz Balinamız Aydın:
Moby Dick kitabında, Ahab’ın:
- Beyaz Balina gören var mı? sorusunun yerini:
- Sarı Ördek gören var mı? alırken, ailesini, işini,
gücünü bırakıp sarı banyo ördeklerinin peşinde Alaska,
Hawaii, ördeklerin üretildiği Çin’deki Pearl River
Delta, Bering Boğazı yollarına düşen Donovan Hohn’un
2011 Mart’ında yayınladığı “The Moby Duck” kitabı “En
İyi Satan Kitaplar” listesinin tepelerinde.
Ocak 1992’de firar edip –
Bering Boğazı’ndan geçerek Atlantik Okyanusu’na varan
ördekler masalken,
Bering Boğazı’ndan Karadeniz’in Ukrayna kıyılarına
getirilen, oradan da
Ocak 1992’de firar edip –
Gerze’ye gelen ve tüm ülkemizin sevgilisi olan
“Unutulmuş Masal”ımız;
yani Beyaz Balina Aydın’ımız???
(Beyaz
Balina Aydın:
http://www.ergir.com/beyaz_balina_aydin_sunum.htm)
Kim bilir?
Kim bilir;
belki de küresel ısınma ilk defa bir işimize yarayıp buz
dağlarının biz yaşarken erimesine,
Titanic’i batıran buzdağlarından Atlantik’e sarı banyo
ördekler dağılmasına,
Cebelitarık’tan geçenlerin Akdeniz’e geçmesine, sıcak
yolculuktan sonra,
belki Marmaris, belki Mersin, belki de Çanakkale
sahillerine gelmesine neden olacak.
Kim bilir;
belki de Pasifik Okyanusu’nda bir geminin
konteynerinden, ambalajından kaçabilmiş, onca dev
girdapta, çöp bölgelerinde, fırtınalarda, dev
dalgalarda, buzkıran gemilerinin sıkışıp kaldığı buz
okyanusunda kendine yol bulabilmiş sarı kanatlar -
belki de o akarsu senin, o yağmur bulutu benim,
kendilerini Ankara’da,
hatta Bülten Sokak’taki bir su birikintisinde banyo
yaparken bulacak,
belki onu Anadolu’nun güvercinleri, bizim gri kanatlılar
karşılayacak.
Kim bilir;
bir düş hekimi de muayenehanesinden çıkarken, onu çok
yorgun,
ama hep gülümseyen gagasıyla karşısında bulunca
dayanamayacak;
ona “Paytak” adını verip, portakal sandığından masasında
-
içinde mesaj olan bir şişenin yanına koyacak.
Paytak anlatacak – o yazacak,
Paytak anlatacak – o yazacak;
Bu masal burada sonlansa da,
yarın belki yenisi başlayacak -
kim bilebilir???
düş hekimi yalçın ergir / bülten sokak – ankara
http://www.ergir.com
26
nisan 2012
* düşülen her girdaptan kurtulunabilir *
(bana bu sarı banyo ördeklerinden ilk bahseden bilim
insanı sevgili Ece Ergir’e,
çizimlerine doyamadığım “Pino” Pınar Büyükgüral’a
http://pinomino.blogspot.com
teşekkür ve sevgilerimle…)
Bir
Dünya Masalı:
http://www.ergir.com/MASAL.htm
düş
hekimi belgeselleri:
http://www.ergir.com/belgeseller.htm
TED’de sarı banyo ördekli bir coğrafya dersi
http://www.ergir.com/2012/bir_cografya_dersi.htm
PowerPoint Sunum olarak:
http://www.ergir.com/2012/ordekler_firarda.pps
2050 kbyte
|