üstü açık teşekkür

Tabii ki can sağlığı, özellikle sevdiklerinle hep birlikte can sağlığı – açık ara en önemli olan; 

ama en yakın arkadaşı olmasa da,  çok yakın bir arkadaşı kaybetmek gibi bir duyguymuş motosikletimin çalınması.

Bugüne kadar herkese koşulsuz güvendiğim için de, tarzımı değiştirmeyecek olsa da, bir güven tokadı olmuştu yaşamımda.

Sıcağı sıcağına paylaştığımda bu olayı,

kimini hiç görmediğim dostlardan öyle sıcak yanıtlar, öyle arayış çabaları, öyle teselliler gelmişti ki:

“asıl bu duyguları çaldırmamalı, bu duygular kaskosu olmayan bir zenginlik…” diye düşünmüştüm o yoğun üzüntümde.

İstanbul’da yaşayan sevgili diş hekimi Sibel Özavcı telefon etmişti:

- isterseniz benim Yamaha X-City motosikletimi gelip alabilirsiniz; dilediğiniz kadar sizde kalabilir…  demişti.

ve tanımadığım - ya da çok iyi tanıdığım sevgili Tuğcan Özcan’dan gelen mesaj, okyanusumu taşıran son damla oldu;

izniyle paylaşıyorum yazışmamızı;

çünkü yine çok farkındayım -

bu ülkedeki “Gönül Zenginliği’nin, dünyanın en değerli doğal zenginliklerinden olduğunu.

Bu vesile ile yakın ilgi gösteren tüm dostlarıma da çok, çok + çok teşekkür ediyorum;

onlara destek gerekmeyecek, bu doğal zenginliği fark ettirmeyecek bir yaşam diliyorum....

(Aslında aşağıdaki yazışma alttan yukarıya doğru okunmalıdır)

** ** **

Senden o kadar çok şey öğrendim, senin yazdıklarında o kadar çok kendimi buldum, üşüdüğüm zamanlarda içimi kitaplarınla ısıttım ki; başka birisi söylese sus pus olurdum ama panonda yer almak benim için ömrüm boyunca kesip saklayacağım bir anı, madalya olur.

Tuğcan

PS: Hiç Haldun Sevel'in kitaplarını okuma fırsatınız oldu mu?

 ** ** **

2013/1/10 dr. yalcin ergir <dushekimi@ergir.com>

Şu mesaj, su teklif var ya;

aslında o kadar “biz”den bir örnek ki

o kadar gönül zenginliğimiz ki

Refah düzeyiyle öğünen ülkelerde:

“ben de hastalanırsam bana kalmaz” diye hasta esine o aksam evdeki tek ilacı vermeyen karı kocalara

ya da ötekisinin arabasına el süremeyen karı kocalar yani güya “eş”ler tanıdım.

Bu kadar tanımadığım, bu kadar uzaklardan (ama aslında çok yakınlardan) birisinden bu satırları okumak öyle mutlu etti ki beni.

Eminim 1600’lu yıllarda yaşayıp atım çalınsaydı da tez elden böyle bir haber ulaştırırdın bana.

Bu duygu yoğunluğuyla Pano’ma adınla, adresinle mesajını koymamak için zor tutuyorum kendimi,

ama istemeyebileceğinden korkarak şimdilik frenliyorum

Çok teşekkürler teklifine; sanıyorum iyi - kotu bir şey edinmeye çalışacağım ilkbaharda,

çünkü arabayla gidemiyorum artık – sanki bütün misafir odasını da yanıma almış gibi hissediyorum,

trafik ne dertmiş, park ne büyük sorunmuş, akaryakıt ne kadar pahalıymış, kanatlarının altında rüzgâr olamaması ne berbatmış hep yeni yeni yaşıyorum

sevgiler tekrar çok teşekkürler

 ** ** **

From: Tugcan Ozcan [mailto:tugcan@tempopompa.com]

Sent: Thursday, January 10, 2013 2:25 PM

To: dushekimi@ergir.com

Subject: merhaba

Merhaba Yalçın Abi,

Motosikletinin çalındığını öğrendim, çok üzüldüm.

Eğer bulunmazsa -ki umarım bir an önce ve bıraktığın gibi bulunur- benim motoru istediğin zaman alabilir, gezdirebilirsin.

Hem senin motorunla aynı model olduğu için yabancılık çekmezsin, hem de altı aylık bebek yüzünden sahibi onu garajdan çıkaramadığı için sıkıntıdan patlayan motosiklet birazcık hava almış, sıkıntısını atmış olur.

Gittiğim her yerde gözlerim LBT'yi arıyor olacak.

Selamlar,

Tuğcan

--

Tuğcan ÖZCAN

Fabrika Müdürü

TEMPO Pompa-Vana Sanayii

www.tempopompa.com