Sevgili Yücel Tanyeri bir eski Ankara fotoğrafı göndermişti bu
sabah: “Ankara İstasyonu’ndan Görünüş”.
Fotoğrafta, çekenin gölgesinden seçilebilen şapka, bu fotoğrafı bir
Avrupalı’nın çektiğini düşündürüyordu.
Arkasında buharlı bir tren – fotoğrafı çeken; önündeki caddenin en
güzel halinin, en heyecanlı halinin fotoğrafını çekmekte olduğunun
acaba farkında mıydı?
Bilebilir miydi, bir başka yüzyılda, caddenin ilk fotoğrafına
bakanın,
son fotoğrafını çekmek için koşarak dışarı çıkacağını?
30 Ocak 1937’de yeni istasyon binası hizmete girince meydan sağa
kaymıştı; artık cadde istasyona 20 derecelik bir açıyla
ulaşmaktaydı.
03 Aralık 2014’de Düş Hekimi aynı noktadaydı;
hep o trenden yeni inmiş gibi,
hala ilk günkü gibi heyecanlıydı...
düş hekimi yalçın ergir
|