KARADENİZ’İN HUZURU’NDA
Bir öğrenci olsaydım bu yaz; öyle özenmezdim boyumu aşacak allengirik otellere, çatlayıncaya kadar yenecek kaçık büfelere. Sırtımızda çadır, cebimizde üç kuruş, bu yaz mutlaka Karadeniz’e giderdik, aklı bin karış havadaki 2 arkadaşımla birlikte.
Macahel - Maral’da şelaleye doğru yürürken sorardık birbirimize: - Şu anda Gürcistan’da mıyız, yoksa Türkiye’de mi? diye.
Hemen de rahatlardık, birimiz: - Sıkıntı yok… diye yanıt verdiğinde.
** ** **
O gece Fındıklı’nın, Çağlayan Köyü’nün yukarılarında, balta değil - elektrik ve internet girmemiş ormanda, arıcı Kemal Uğurlu ve Özcan Demirağ’ı dinlerdik ahşap evde. Ödümüz kopardı: “gece kovanlarını dağıtıp, en dolu olanını seçen ayıyı, elde tüfekle bekleyişlerini…” dinlerken, arkamızdan bir hışırtı geldiğinde.
Karanlıkta göz gözü görmezken, en yakın insan kilometrelerce ötedeyken, dibimizde çağlayan suda kırmızı benekli alabalıklar yüzerken çay içerdik keyifle. Ihlamur ağacından kara kovan yapımını öğrenir, Kafkas orman gülü ve deli bal ile devam ederdik sohbetimize.
Kovanları iple tırmanarak yüksek ağaçlara nasıl bıraktıklarını da öğrenir, ayının tırnağı geçmediği için, tırmanamasın diye neden gürgeni seçtiklerini de öğrenirdik o hevesle.
Ormana tek başına giden arıcının halatı yüksek dala atıp tırmandıktan sonra, halatı yere düşürüşünün ve ağaçta mahsur kalışının öyküsünü de gülerek dinlerdik o gece.
Konudan konuya geçilirken; yılın üç sürgününde, en uçtaki iki buçuk yaprağı toplayan “yarıcı”ları da konuşurduk, güvercin gübresini de, eşek sütünün değerini de.
Uğurlugil Emine’nin laz böreğini, kara lahana dolmasını yemeden, araya karışıp bi horon tepmeden geri dönmezdik elbette; uzuun yürüyüşle, belki kamyonet kasasında, belki minibüs ile - ama bu yaz ne yapıp edip Karadeniz’in Huzuru’na çıkardık, soracağı binlerce sorusu olan ve olacak 2 arkadaşımla birlikte…
düş hekimi yalçın ergir 18 mayıs 2015 http://www.ergir.com
* Bakmayın Google’da isimlerini yazdığınızda karşınıza çıkacak ciddi ifadelere; yönetim kariyerlerine - bu hafta sonu sevgili Mete Uğurlu & Özgür Kirazcı ile birlikte 3 öğrenci olarak kaçıp gittik: Fındıklı, Borçka ve ötesine – güzelim Karadeniz’in huzuruna çıktık gerçek arıcılardan sevgili Kemal Uğurlu’nun rehberliğinde… (Karadeniz sevdamı hep körükleyen Mete Uğurlu’ya eskimez teşekkürlerimle)
|
Facebook Paylaşım Sayfası |