......................
bekleyiş
Her yaşın müthiş heyecanlı bekleyişleri oluyor. Eskiden yaz tatiline
çıkılacaksa; mümkün değildi bir önceki gece uyuyabilmem.
Vites kolu elimde kalsa da, hurdahaş olsa da; gece perdeyi aralayıp
sokağa bakıyordum ilk arabamı aldığımda ve sabahı bekleyemeyip,
başlıyordum gecenin bir vakti şehirde turlamaya.
Bir randevuyu, bir maç saatini, bir telefonu, bir doğumu,
bir sonucun açıklanmasını, bir konserin başlamasını,
ya da bir kitabın çıkmasını, bir dönemin bitmesini,
yepyeni bir dönemin başlamasını sabırsızlıkla beklerken -
çoğu işletim sistemine anlamsız gelebilecek, büyük heyecanlar
yaşayabilir her insan.
Ne son model bir dört çeker, ne içinden nehirler geçen bir rezidans.
Bugün artık fiilen emekli olan bisikletimin yerine,
beni uzuuuuuuuuuuuuuuuuun yollara götürebilecek
yine kalender mi kalender, çelebi mi çelebi:
bir bisiklet aldım kendime.
Akşam teslim edebiliyorlarmış
ve birazdan onu getirecekler.
** ** **
Kimse görmese de kuyruğumu sallıyor; büyük heyecan ile onu
bekliyorum.
Beklediğimin “alt tarafı bir bisiklet” olmadığını –
bana açacağı yepyeni rotalar, yepyeni gün batımları,
yaşamın insan gücüyle yaşanası yanı olduğunu biliyorum.
Kimlik kartım olmadığı için gömleğimi rehin verip,
atlet ile bisiklet kiraladığım günleri hatırlıyorum
ve “şu kapı bir an önce çalsın artııık...” diye dua ediyorum...
düş hekimi yalçın ergir
http://www.ergir.com
02 Mayıs 2016 - 21:08:56:14:59:
|