5. Sınıflara Konuşmadan Alıntılar... (TED Ankara Koleji)
Bazı masalları dinlemez, yaşarsınız; ama farkına varmazsınız ve yaşadıklarınızın bir masal olduğunu bittiğinde anlarsınız...
Bedenleriniz henüz küçük ama aklınız gelecekteki kadar büyük. Şanslısınız çünkü öğretmenleriniz, konuklarınız sayesinde size özgü düşlerin değerini daha iyi kavrıyorsunuz. Bunun farkına 12 yaşında varmak, 32 yaşında keşfetmekten daha önemlidir. Yine de 32 yaşında keşfetmek bile, hiç bilmemiş olmaktan daha iyidir.
Büyümek bir ceza değildir. Büyüdüğünüz için seksekten, salıncağa binmekten hoşlanmamanız gerekmez. Şu anda derslerinizi, ileride de “ne olursa olsun” işinizi en iyi şekilde yapmalı; sonsuza dek öğrenci kalarak, bilgilerinizi güncellemelisiniz
ve 2064 yılında bu amfide 5. sınıflara konuşmaya aynı heyecanla gelmelisiniz.
Aranızda astronot olmak isteyen varmış; onu kutlarım. Düşünmenin ve düşlemenin yolun yarısı olduğunu bilmenizi isterim.
Perdede fotoğrafları çıkınca herkes bildi Justin Bieber’ı da, Beatles’ı da. İlki, “bugün var - yarın yok” sözler; ikincisi ise, yavaş yavaş içine düşeceğiniz felsefeler... Öteki resim kime ait olacak bilemem ama 2064 yılında bu amfide oturan 5. sınıflar, yine Beatles’ı bilecekler.
Nasıl android uygulamalar sürekli güncelleniyorsa; 12 yaşındakiler de, 92 yaşındakiler de, güncelleşmeleri aldığım öğretmenlerim benim – hepsine, hepinize tüm sevgimle teşekkür ederim...
düş hekimi yalçın ergir http://www.ergir.com 23 mayıs 2016 (ilkokul amfisindeki sözlü sınavdan)
kolej sokağı: http://www.ergir.com/2016/kolej_sokaginda.htm ** ** ** ** ** ** **
TED Ankara Koleji Vakfı Özel İlkokul ve Ortaokul Müdürü Zuhal Üstündağ’a, Türkçe Zümresi Başkanı Özlem Aksoy’a, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Zümresi Başkanı Aysun Ersoy’a, Psikolojik Danışma ve Rehberlik Uzmanı Mehtap Burak’a, 6. sınıf öğrencileri Zeynep Özbek’e, Dilara Yalçın’a, 5. sınıf öğrencisi, arkadaşım Bora Tezkan’a, asistanlarım Eda Kerem ve Şaziye Karakuş’a da sevgili teşekkürlerimle...
Not: Aysun Hanım; TED Ankara Kolejinin kuruluşunun 85. Yılı vesilesi ile yaptıkları çalışmada; çocukların “gelecekteki kendilerini” hayal etmelerini istediklerini anlatmıştı. Bunu resim, yazı, şiir… istedikleri şekilde ifade edeceklerdi. “Hayat benden ne bekliyor?” sorusuna cevap aranırken ortaya çıkanlar nasıl pırıl pırıl bir neslin gelmekte olduğunun da göstergesi.
Özlem Hanım da 2 duygusal detay gösterdi bana. 16 sene önce kızımın Anneler Günü’nde, öğretmeni Özlem Aksoy’a verdiği laminasyonlu 4 yapraklı yoncayı o günden beri hep cüzdanında taşıyormuş. O yoncayı göstermesi de; 16 sene önce imzaladığım ilk kitabımı 2. defa imzalamam için uzatması da, en az konuşma bitiminde öğrencilerin istedikleri imzalar kadar heyecanlandırdı ve mutlu etti beni...
|
Facebook Paylaşım Sayfası |