DÜŞ DİLİNDE bir
ortodonti masalı anlatabilir miyim -
22 Kasım Diş Hekimliği
Günü'nde?
DÜŞ DİLİNDE bir ortodonti masalı
anlatabilir miyim -
22 Kasım Diş Hekimliği Günü'nde?
Ateşten bir yağmurdu saçları evvel
zaman içinde;
mine tenli bir prenses olduğunu
anlardı bilen gözler,
tutsak köpek dişi Yağmur Ateş'i
gördüklerinde
ve nefesler tutulurdu: "ÇEKİLECEK!"
denirken,
onun hayata tutunuş masalını
dinlediklerinde…
** ** **
Hangisini tercih ederdiniz;
paha biçilmez bir dişiniz:
ya çekilip gidecekse -
ya da başka bir bölgede sürecekse?
Çekilmektense, bir implant
gerekmektense -
“başka bir bölgede hayat buluş”
anlatacaklarımız.
(masalımızın gelecekteki aşamaları ve yeni görselleri:
http://www.ergir.com/prenses_yagmur_ates.htm
sayfasına eklenerek devam edecek)
** ** **
Güzeller Güzeli Tutsak Köpek Dişi
PRENSES YAĞMUR ATEŞ
(gömülü bir dişin yönlendirilmiş
sürme masalı / düş dilinde)
"Şiir; çevrildiğinde
kaybolanlardır..." diyerek; bir şiirin başka dillere
çevrildiğinde,
aynı duyguları veremeyeceğini
savunur Amerikalı şair Robert Frost.
Bu doğru olabilir; hatta bazen bir
şiirin çevirisi -
şiirin orijinal dilinden daha da
uzaklara alııp götürebilir.
"hiç seyahat etmediğim bir yer"
diye bir şiiri vardır e.e. cummings'in (baş harflerinin
büyük yazılmasını istemez bol parantezli şair)
ve Barış Pirhasan'ın yepyeni bir
şiire dönüştürdüğü çevirisi, bence orijinalinden çok
daha güzeldir.
Hele sözleri Yeni Türkü'den:
"Yağmurun Elleri" olarak dinlenirken -
“bavulu hep hazır bekleyenleri”
daha önce hiiç seyahat etmediği yerlere götürmektedir.
e.e. cummings'in şiiri; bu
ortodonti masalında:
"Hiç kimsenin; Yağmur'un bile böyle
güzel dişleri yoktur..." diye düş diline çevrilmektedir.
** ** **
MASAL
Güzeller güzeli bir prensesti, sağ
alt çenede sürmeyi bekleyen köpek dişi Yağmur Ateş
(şemadaki FDI - 43 numaralı diş)
Bu güzelliğine herkes hayran
olacaktı sürebildiğinde; ama güzel olduğu kadar talihli
olduğu söylenemezdi.
Karanlıkta yolunu şaşırmış; alt
çenenin sağında, ortadan 3. diş olacağı yerde -
ortadan 1. kesici diş ile 2. yan
kesici dişlerin köklerinin arasında gelişmişti.
Henüz farkında değildi;
ama 1. ve 2. dişler temasta olduğu
için çıkabileceği bir yer de yoktu.
İncecik kemiğin dışına çıkıp, 2.
dişin önünden dolanıp, ait olduğu 3. diş bölgesine de
gidemezdi -
"asla çıkamayacağını" bir tek
kendisi bilmiyordu.
Süreceği günü sabırsızlıkla
bekleyip, neşeyle şarkılar söylerken;
1. ve 2. alt kesici dişler ona
acıyarak, hissettirmeden gözyaşı döküyordu.
** ** **
SÜT KÖPEK DİŞİ PERİ:
3. diş bölgesinde; altından kalıcı
köpek dişi gelmediği için kökü tam eriyememiş ve henüz
düşememişti.
Ama o küçücük köküyle, uzun yıllar
hizmet edemezdi. Bir gün düşecek; yerini titanyum yapay
köklü bir proteze devredecekti.
Yer olmadığı için diş arkında
olamayacak kalıcı köpek dişi Prenses Yağmur Ateş ise,
cerrahi müdahale ile çekilecekti.
Prenses; iki kesici diş
dertleşirken bunu duymuş, ağlamaya başlamıştı.
** ** **
PRENS ÇELİK:
Her ne kadar ismi Çelik olsa da, o
Titanyumgiller'dendi. Hafızası çok güçlü, anne tarafında
Nikel de olan atletik bir teldi.
Onun neyi eksikti; hemcinsleri
müthiş dirençli ne eğri dişleri hizaya getirmemişler
miydi?
Prensin düşleri ise büyüktü; o öyle
bir diş düzeltecekti ki -
o diş, onun kahramanlığı sayesinde
çekilmeyecekti.
Prens Çelik eğri dişler denizinde
kürek çekerken; Prenses Yağmur Ateş'in hıçkırık sesleri
gelmişti.
Onu gördü; o ne güzel bir köpek
dişiydi.
Ateşten yağmur saçlıyı, mine
tenliyi çok -
ama çook sevmişti.
Hemen bir türlü düşememiş küçük
köklü 3. süt köpek dişi Peri'ye gitti -
onu kucağına alıp kolayca çekti,
çilesini bitirdi, yerini boşalttı.
Onun boşluğuna 2. yan keser dişi
kaydıracak, prensese başka bir bölgede yer açacak -
onun hayatını kurtaracaktı.
Peri neşeyle bütün kalıcı dişlere
veda etti;
gecikmişti - uzaklara, belki de bir
yastık altına gitmeliydi.
** ** **
Prens Çelik hemen dişleri birbirine
bağladı.
2. yan keser diş ona elini uzattı
Prens aylarca onu çekti - çekti-
çekti;
1. orta keser dişten uzaklaştırdı,
iki diş arasında yer açtı.
Bu arada üst çenedeki ileri itim de
düzelmekte;
doğuştan minik boyutlu kama şekilli
üst yan kesiciler de
açısal olarak hizaya gelmekteydi.
Alt çenede, 2. yan keser diş artık
tutsak olan Prenses Yağmur Ateş’in olması gereken
yerdeydi
ve bir süre sonra kendisine ufak
eklemeler ile bir prenses formu kazandırılacaktı.
** ** **
Bir düş hekimi çocukken ona öyle
öğretmişti:
çaresi varsa, vücudun sağlıklı
kendi dişi -
çekilmesinden, yapay kök ile telafi
edilmesinden daha iyiydi.
Ülkelerinde 22 Kasım Diş Hekimliği
Günü’ne gelindiğinde;
henüz Prenses Güneş yüzü görmemişti
-
ama çıkabileceği bir bölge
oluşabilmişti.
Bundan sonra mutluluktan dört köşe
olmuş tellerle
kök dikleştirmeleri yapılacak ve
pasif olarak
Prenses’in nazlı nazlı
kendiliğinden çıkması beklenecekti.
Çıkamasa bile, bu kadar dik
pozisyonda ve yeri olan bir diş
basit yöntemlerle ortodontik olarak
sürdürülebilirdi.
Sürdüğünde onu 2. yan kesici dişe
benzetecek sade bir makyaj bekliyordu.
Boyut olarak hafif iri kalacak olsa
da
hiçbir estetik yapaylık -
kendi dokularınla yaşayabilme
zenginliğine tercih edilmemeliydi…
dr. yalçın ergir - ortodonti uzmanı
22 kasım 2018 - diş hekimleri günü
http://www.ergir.com/ortodonti.htm
ORTODONTİ MAKALELERİ:
http://www.ergir.com/ortodonti.htm
bülten sok., 21/1, kavaklıdere, ankara
tel:(0312) 4278487 (0530)2991965
dushekimi@ergir.com |